Haziran24

İHTİYATİ HACİZ


İhtiyati haciz, İİK m. 257-268 hükümleri ile düzenlenmiştir. 

İhtiyati Haciz Nedir?

    Mevcut veya gerçekleşecek olan bir takibin veya davanın sonucunu garanti etmek amacıyla borçlunun borca yetecek kadar malına, mahkeme kararı ile icra dairesince konulan geçici hukuki korumadır. İhtiyatî haczin bir icra takibi bütünü içinde asıl amaç olmayıp, bu amaca ulaşmaya yardımcı olan bir basamak olduğu kuşkusuzdur. Bu niteliğiyle, ihtiyatî haciz, teknik ve dar anlamda bir icra takip işlemi sayılamaz. Şu halde ihtiyatî haciz, asıl cebri icra işlemine yardımcı olan, güvence sağlayan, koruyucu nitelikte bir kurum, ancak bunun da ötesinde bizzat icra takip işlemine dönüşebilmeye elverişli bir icra çeşididir.  

İhtiyati haciz alacaklısının satış yetkisinin olabilmesi için ihtiyati haczin kat’i (kesin) hacze dönmesi gereklidir. 

    Vadesi gelmiş ve rehinle teminat altına alınmamış bir para alacağı için alacaklı, genel mahkemeye başvurarak borçlunun mallarının ihtiyaten haczine karar verilmesini isteyebilir. Bu durumda alacaklı, mahkemede sadece para alacağının varlığı ile alacağının vadesi geldiğini ve alacağın rehinle teminat altına alınmadığını ispat ederse, mahkeme borçluyu dinlemeden ihtiyati haciz kararı verebilir.

    Teminat alacakları için ihtiyati haciz kararı verilemez. 

    Ancak alacaklının alacağının henüz vadesi gelmemesine rağmen, borçlunun belli bir yerleşim yerinin bulunmadığı, borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya hazırlandığı veya borçlunun kaçmaya hazırlandığı, alacaklı tarafından ispat edilirse, mahkemece ihtiyati haciz kararı verilebilir. 

    Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?

     Eğer alacak davası henüz açılmamışsa, ihtiyati haciz talebinde genel görevli ve yetkili mahkemeye başvurulur. Yani alacak davası hangi mahkemede açılacak ise, ihtiyati haciz talebinin de o mahkemeye yöneltilmesi gerekir. 

    Yetki açısından ise, İİK m. 50 uyarınca, “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir.” şeklinde belirtilmiştir. 

    Buna karşılık, dava açarken veya dava devam ederken de ihtiyati haciz talep edilebilir. Bu durumda ise, ihtiyati haciz talebi hakkında münhasıran davaya bakan mahkeme karar verebilir. Yani dava görülürken davanın görüldüğü mahkemeden başka bir mahkemeden ihtiyati haciz talep edilemez.

    Alacaklı, ihtiyati haciz kararı için yukarıda bahsedilen genel yetki kuralları çerçevesinde görevli mahkemeye delillerini de gösteren bir dilekçe ile başvurur. Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememek konusunda serbesttir. Yani mahkeme borçluyu dinlemeden de ihtiyati haciz kararı verebilir. 



    İspat Ölçüsü: 

    Alacaklının, alacağı ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığı hakkında, mahkemeye kanaat verecek (yaklaşık ispat) deliller göstermesi gerekir. Mahkeme, alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirirse ihtiyati haciz kararı verir; aksi halde ise ihtiyati haciz talebi reddedilir. 

Teminat: 

    İhtiyati hacze karar veren mahkeme, aynı zamanda alacaklıdan ihtiyati haciz isteyen alacaklının ileride haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacağı bütün zararları karşılamak için bir teminat alınmasına da karar verir. 

İcra ve iflâs Kanununun 266. maddesine göre, borçlu teminat göstererek ihtiyatî haczin kaldırılmasını asıl takip başlamadan önce ihtiyatî haciz kararını veren mahkemeden ve esas hakkında takibe başlandıktan sonra da icra tetkik merciinden isteyebilir. Kanunun burada ihtiyatî haczin kaldırılması ile ifade etmek istediği, yine ihtiyatî haciz kararının yani tümüyle ihtiyatî haciz statüsünün kaldırılması değil, yalnızca belli mal veya haklar üzerindeki fiili ihtiyatî haciz durumunun kaldırılmasıdır. Çünkü maddenin ifadesinden de anlaşılacağı gibi, bu ihtimalde ihtiyatî haciz kararı geçerli kalmakta, sadece kararın konusu değişmekte ve mal (hak) üzerindeki fiilî ihtiyatî haciz borçlu tarafından gösterilen teminat üzerinde ihtiyatî haciz şekline dönüşmektedir. Öte yandan icra ve iflâs Kanununun 263'üncü maddesinde yine teminat karşılığında ihtiyatî haciz konusu mal ve hakların icra memurunca borçluya bırakılmasından söz edilmektedir. Bu imkândan yararlanan borçlu kendisine bırakılan mal veya hakkı istenildiği zaman ayni veya nakit olarak icra dairesine vermekle yükümlüdür.

Ancak alacak İLAMA bağlı ise veya adli yardımdan faydalanılıyorsa teminat koşulu aranmaz. 

    Eğer alacak İLAM NİTELİĞİNDE BİR BELGEYE bağlı ise teminat alınıp alınmayacağını mahkeme takdir eder. (m. 259/3) 

    Alacaklının devlet olması, teminat alınması zorunluluğunun bir istisnasını oluşturmaz. 

    İhtiyati Hacizde Yargılama Usulü Nedir?

    Yargılamayı yapan mahkeme işin esası bakımından yazılı yargılama usulü uygulasa dahi, ihtiyati hacizde basit yargılama usulü uygulanır. (HMK m. 316/1-e) 

    Adli Tatilde İhtiyati Haciz Kararı Alınabilir Mi?

    HMK m. 103/1-a uyarınca, “Geçici hukuki koruma talebine ilişkin yargılamalar, adli tatile tabi değildir.” Dolayısıyla ihtiyati haciz de adli tatilde görülebilecek işlerdendir.

    İhtiyati haciz kararı alan alacaklı, bu kararın yerine getirilmesi, yani borçlunun mallarına ihtiyati haciz konulması için kararın verildiği tarihten itibaren on gün içinde icra dairesine başvurmalıdır. Aksi halde ihtiyati haciz kararı kendiliğinden kalkar. 

    İcra dairesi, borçlunun mallarına genel haciz yolundaki hükümlere göre ihtiyati haciz koyar ve ihtiyaten haczettiği mallar üzerinde muhafaza tedbirleri alır. Bu durumda borçlunun ihtiyaten haczedilmiş olan malları üzerindeki tasarruf yetkisi de kısıtlanır. 

    İhtiyati haczin infazı ile ilgili şikâyetler infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılır. Haczi icra eden memur, bir tutanak düzenler. Tutanakta haczolunan şeyler ve kıymetleri gösterilir ve derhal icra dairesine verilir. 

    İcra dairesi, ihtiyati haciz tutanağının birer suretini üç gün içinde haciz sırasında hazır bulunmayan alacaklı ve borçluya ve icabında üçüncü kişiye tebliğ eder. 

    Borçlu, takipten önce ihtiyati haciz kararı veren mahkemeden, takipten sonra ise icra mahkemesinden teminat göstererek ihtiyati haczin kaldırılmasını isteyebilir.

    Önemle belirtmek gerekir ki, ihtiyati haciz tutanağının birer suretinin üç gün içinde haciz sırasında hazır bulunmayan alacaklıya, borçluya ve gerektiğinde üçüncü kişilere tebliğ edilmesi zorunludur. 

    Borçluya karşı dava açılmadan veya takip yapılmadan önce ihtiyati haciz kararı alınmışsa, alacaklının ihtiyati haczin konulmasından itibaren yedi gün içinde ihtiyati haczi tamamlattırması, yani ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmesini sağlaması gerekir. Buna göre; alacaklı, ihtiyati haczin konulmasından itibaren ya da ihtiyati haciz yokluğunda konulmuş ise, ihtiyati haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde, alacağı için ya mahkemede dava açmalı veya icra ya da iflas takibi yapmalıdır. Bunu yapmazsa, borçlunun malları üzerine konulan ihtiyati haciz kalkar. Alacaklı, yedi gün içinde dava açar veya takip başlatırsa dava veya takibin sonuna kadar ihtiyati haciz devam eder. 

İcra takibi yapıldıktan sonra ödeme emrine itiraz edilmezse ihtiyati haciz kesinleşir. İcra takibi yapıldıktan sonra ödeme emrine itiraz edilirse, alacaklının itirazın tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davası yoluna başvurması gerekir. Aksi halde takibe devam edilse bile malların üzerine konulan ihtiyati haciz kalkar.  

Eğer alacaklı, borçluya karşı dava açtıktan veya icra ya da iflas takibi yaptıktan sonra, borçlunun mallarına ihtiyati haciz koydurmuşsa bu durumda da mahkemenin dava sonunda verdiği esas hakkındaki kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde alacaklı takip talebinde (ilamlı takip) bulunmalıdır. 

    Borçlu süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmez veya itiraz icra mahkemesince kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, yani itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davası kabul edilirse, ihtiyati haciz kendiliğinden kat’i (kesin) hacze dönüşür.  

    UYARI: 

Bu makalemizde bahsedilen ihtiyati haciz müessesesi, İcra İflas Kanunu m. 281/2’de belirtilen ihtiyati müessesesinden farklıdır. Yani özel olarak tasarrufun iptali davalarında alınan ihtiyati haciz kararları hariç tutularak kaleme alınmıştır. 

NOT:

Bu yazımız Mehmet KODAKOĞLU’nun Savaş Yayınevi 2020 – Altın Seri, İcra ve İflas Hukuku kitabından yararlanılarak yazılmıştır.


Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve özellikle reklam yasağına uygun şekilde tasarlanmıştır. ARIK HUKUK Web Sitesinin içinde yer alan tüm bilgi ve materyaller sadece bilgilendirme olup, bunların tamamına veya bir kısmına dayanılarak yapılan işlemlere, eylemlere ve bunların sonuçlarına ilişkin hiçbir sorumluluk kabul edilmez. Söz konusu bilgilerin aktarılması ile hiçbir şekilde kullanıcılar ve web tarayıcıları ile ARIK HUKUK BÜROSU arasında bir avukat-müvekkil ilişkisi yaratılması amaçlanmamıştır ve bilgilerin bu kişilerce alınması hiçbir şekilde bu yönde bir ilişki oluşturmayacaktır. Müvekkiller veya okuyucular hiçbir şekilde, mevcut duruma ve özelliklerine ilişkin olarak uygun hukuki veya başka herhangi bir profesyonel görüş almadan, ARIK HUKUK web sitesinde yer alan herhangi bir hususa dayanarak bir eylemde bulunmamalıdır.  ARIK HUKUK BÜROSU, bu web sitesi aracılığıyla ulaşılan üçüncü kişilere ait içeriklerden hiçbir şekilde sorumlu değildir.

Development By XZENSOFT.

arikhukukdanismanlik.com olarak websitemizde çeşitli çerezler(tanımlama verileri) kullanmaktayız.

Sitemiz sizlere daha iyi, hızlı ve güvenli bir deneyim sağlamak amacıyla kullanıcı faaliyetlerini kaydedip değerlendirmek için “cookie” (çerez) teknolojisini kullanır. Çerezler, web sunucusu tarafından tarayıcınız aracılığı ile bilgisayarınıza yerleştirilen küçük veri dosyalarıdır. Şirketimiz, bu teknolojiyle bireysel kullanıcıların sadece kendi istekleriyle vermiş oldukları bilgilerini, yalnızca kullanıcıya daha iyi hizmet verebilmek amacıyla kaydeder ve kullanır. Tarayıcınızdan çerez ayarlarını değiştirebilirsiniz. Ancak çerezleri engellemek bu sitede sunulan bazı hizmetlere ulaşamamanıza neden olabilir.

Sitemiz içerisinden etkileşime geçmiş olduğunuz formlar üzerinden gönderdiğiniz veriler sizinle iletişime geçmek dışında başka herhangi bir amaç için kullanılmamaktadır.

Okudum, Anladım